29 Ocak 2013 Salı

Odun


Bitkilerin gövde ve kökünde kökün emdiği su ve mineral özleri geçiren lif damarların  damar bölümünü yapan bitkisel doku. Odun sözcüğü gündelik dilde yaygın yakıt türlerinden birini de gösterir. Birinci derecedeki gövde ve köklerde,odun floemle birleşmiş durumdadır ve bir boru şebekesi meydana getirir. İkinci derecedeki gövde ve köklerde odunla liber (Kalbursu katman) arasında meristem dokusundan bir tabaka vardır.Dışta kalbur dokuyu, içte lenf harketini yapan özel gelişmeyi meydana getiren bu dokuya Kambiyum (Büyütken doku) adı verilir.


Odun maddesi bileşiminde,parankime dokusu borular,oluklar vs.gibi ögeler bulunur.Parenkima dikdörtgen biçimlidir.ve çeperleri yumuşak canlı hücrelerden meydana gelir.Borular uzun ve geniş yığın durumundaki hücrelerden yapılmıştır.Bu hücrelerin alt uçlarının zarları kanallar meydana getirecek bir biçim almıştır. Oluklar uzun ve dar liflerden oluşmuştur. Canlı Parenkim hücrelerinin dışında,bütün bu ögelerin hücre duvarları (Linyin) denen katı maddeyi içtikleri için odunlaşmış durumdadır. Bu ögeler bitkinin omurgası,dolaşın ,aygıtı ve yedek deposu sayılabilir.


Her yıl, büyütken dokunun bölüşme eylemi ile bitkinin gövdesinde odun maddesinden bir halka çoğalır. Halkaların kalınlığı bitkinin türüne,yaşına ve mevsime göre değişir.Ilıman iklim bölgelerinde fazla sıcak dönemlerde oluşan odun,İlkbaharda oluşan odundan daha serttir. Baharda tomurcuk ve yaprak oluşumu daha fazla miktarda suya ihtiyaç gösterir.Yaz ve Bahar odunları arasındaki fark,yaş halkası denen halkalarla daha iyi belirlenir. Bu yaş halkaları bitkinin kaç yaşında olduğunun anlaşılmasına yarar, Tropikal bölgelerde yetişen bitkilerde iki odun tipi arasındaki bu fark pek belli olmaz. Yaş halkalarıyla bitkinin ve yapraklarının özel gelişme koşulları arasında sıkı bir ilişki vardır.


Bunların incelenmesiyle gövdenin gelişmesindeki aşamalar meydana çıkarılır. Yaş halkalarıgövdenin batıya doğuya bakan yönlerinde kalın, Güneye ve Kuzeye bakan yönlerinde ise incedir. Bu gölem,ağaç kesitlerinin tam çembersel olmamasının ve az ışık alan kısımların daha kalın olmasının nedenlerini açıklar.Gövde odununda, merkez kısmı ve çevre kısmı olmak üzere iki kısım bulunur.Merkez kısmı (Duramen) ya da öz denen iliğimsi maddeden meydana gelir.


Çevre kısmı ise kabukaltı katmanı (Alburn) adını taşır. Bu kısmın başlıca görevi suyu iletmek olan bir kısım halkalardan meydana gelmiştir. Bazı bitkilerde kabukaltı katmanı da iliğimsi maddenin özelliklerini taşır.Bunun nedeni bunlarda tanen vs.gibi koruyucu görevde renkli maddelerin olmamasıdır.Bu bitkilerde gövdenin içi boştur. Meşe ve Karaağaç gibi bazı bitkilerinin gövdelerinde duramen ile Kabukaltı katmanının renkleri birbirinden çok ayrıdır.


Odunun kesilip işlenmiş hali,tahta yada kereste adını alır.Tahtanın nitelikleri odunun iç yapısına bağlıdır. Genellikle bunlar sert tahta(Karaçam,Tekağacı,Meşe,Karaağaç) orta sertlikte tahta (Kestane,Kayın,Gürgen,Akçam) ve yumuşak tahta (Kavak,Ihramur,Akçaağaç) olarak üçe ayrılır Uzun gövdeli ağaçlardan elde edilen oduna çeşitli amaçlara uygun biçim ve boyutlar verilir. Tahtanın işlenmesi adını alan bu işlemler iki aşamada olur. İlkinde kütük işlenmiş tahta durumuna getirilir,İkincisinde ise Atölyelerde tahtalara istenen boyutta istenen biçimler verilir.

Hiç yorum yok: