7 Ekim 2007 Pazar

Yüzyılın Harikalarından (MahmutPaşa Çarşısı)

Kapalıçarşının bir kapısı Mahmutpaşa çarşısına açılıyor.sıradan ve ucuz malların bulunduğu
Mahmutpaşa bir yokuşta kurulan daimi pazar.Bu nedenlerden dolayı İstanbul denince Boğaz,Camiler ve Kızkulesinin yanısıra Kapalıçarşı ,Mısırçarşısı ve Mahmutpaşa çarşısı gelir akla.




Mahmutpaşa çarşısı İstanbulda Mahmutpaşa semtinde Fatih Sultan Mehmet Devri Sadrazamlarından Mahmut Paşa ( Ö.1474 ) tarafından kendi adıyla anılan camiyle birlikte yaptırıldi.( 1462 ) Çarşıda 256 dükkan vardır.Zamanla dükkanlar bölünerek sayıları arttırıldı.Çarşıda yine Mahmut Paşa adına yaptırılmış bir türbe ( 1473 ) hamam,sebil ve çeşmeler vardır. 500yıldır alışverişin Merkezi Mahmut Paşa da Ticaretin akış hızı değişsede muazzam bir kitle ihtiyaç duyduğu herşeyin en uygun fiatlı ve çeşitli olanını hala Mahmutpaşadan ediniyor.Mahmutpaşada beşikten mezara ne ararsanız bulunabiliyor.Mahmutpaşa denince Sanki 18 nci yüzyılın bir pazar yerindeyiz.Sokaklar buram,buram tarih kokuyor.Mahmutpaşa Bizans döneminde başlayıp,Osmanlıda devam eden bir kültürün mirasını taşıyor omuzlarında.Mahmutpaşa İstanbulun tarihi yarımada bölümünde yer alıyor.Kapalıçarşı ve Mısırçarşısı gibi iki önemli Ticaret merkezi arasında bir köprü işlevi görüyor.Fetihten sonra semt ticaretin odak noktası olmayı sürdürmüş.





Mahmutpaşa 15 nci yüzyıl sonlarında mahalle olarak kurulan ve uzun bir dönem Haliç e nazır konumu ile seçkinlerin konaklarınında bulunduğu bir bölgeydi.Fakat İstanbul limanının hemen üstünde yer alması ticaretin zamanla ağır basmasına yol açtı.Giderek Hanlar,Dükkanlar Ardiyeler çoğalmaya başladı.Zamanla konutlar azaldı. Ve semtte çıkan yangınlar bu süreci hızlandırdı.Her yangından sonra,konaklarda oturanlar başka semtlere göçtü.Hanelerin yerine Han ve Dükkanlar inşa edildi.çevresindeki,Mercan,Sultanhamam,Yeşildirek ve Tahtakale gibi semtlerle Mahmutpaşa yalnız perakende ticaretin değil,toptancı ticaretinde kalbiydi.



Ticaretin akış hızı zamanla değişsede muazzam bir kıtle ihtiyaç duyduğu herşeyin en uygun fiatla ve çeşitli olanını hala Mahmutpaşadan ediniyor.Göz alabildiğine Dükkanlar uzanıyor semt boyunca.Ve tabiki Mahmutpaşa dendiğinde bu çarşının vazgeçilmez ögesi Hanlar,uzak bölgelerden gelen tacirlerin konaklayabilmesi ve mallarını güvenle koruyabilmesi ihtiyacından doğmuş yapılar.Hanlar zamanla depo ve işyeri olarak esnafın kullanılımına açıldı. Bu günde her tip dükkanın bulunduğu Hanlar zamanın yıpratıcılığına karşın gösterişli yapılar olmayı sürdürüyor.Bir dik yokuştan inerken girdiğiniz bir han sizi 250 yıl öncesine götürür.



İstanbulda alışveriş sözcüğünün karşılığı Mahmutpaşa olarak yerini buluyor.Akıllarda 500 senedir bu mekanda yapılmış pazarlıklar gelmiş geçmiş esnaflar ,yüzlerce çeşit mal,ve hiç
eksik olmayan müşterileriyle Mahmutpaşa ticaretin merkezi olmayı sürdürüyor.Birer zaman
tüneli olan hanlar,büyük alışveriş merkezlerine inat dimdik ayakta.Zaman ve ticaretin tanığı
bu yaşlı semt nice genç kızları gelin etmek,ve onların çocuklarının da ihtiyaçlarına cevap ver
mek üzere kollarını açmış yeni müşterilerini bekliyor.Sohbetimize burada son verirken ,Sizlere Büyük Şair Orhan Veli Kanık ın bir şiirini sunuyorum.

İSTANBUL U DİNLİYORUM
İstanbul u dinliyorum gözlerim kapalı
Önce hafiften bir rüzgar esiyor
Yavaş,yavaş sallanıyor
Yapraklar ağaçlarda
Uzaklarda çok uzaklarda
Sucuların hiç durmayan çıngırakları
İstanbul u dinliyorum gözlerim kapalı
İstanbul u dinliyorum gözlerim kapalı
Kuşlar geçiyor derken
Yükseklerden sürü sürü çığlık çığlık
Ağlar çekiliyor dalyanlarda
Bir kadının suya değiyor ayakları
İstanbul u dinliyorum gözlerim kapalı
İstanbul u dinliyorum gözlerim kapalı
Serin serin Kapalıçarşı
Cıvıl cıvıl Mahmutpaşa
Güvercin dolu avlular
Çekiç sesleri geliyor doklardan
Güzelim bahar rüzgarlarında ter kokuları
İstanbul u dinliyorum gözlerim kapalı
İstanbul u dinliyorum gözlerim kapalı
Başında eski alemlerin sarhoşluğu
Loş kayıkhaneleriyle bir yalı
Dinmiş lodosların uğultusu içinde
İstanbul u dinliyorum gözlerim kapalı
İstanbul u dinliyorum gözlerim kapalı
Bir yosma geçiyor kaldırımdan
Küfürler,şarkılar,türküler,laf atmalar
Bir şey düşüyor elinden yere
Bir gül olmalı
İstanbul u dinliyorum gözlerim kapalı
İstanbul u dinliyorum gözlerim kapalı
Bir kuş çırpınıyor eteklerinde
Alnın sıcak mı,değıl mi bilmiyorum
Dudakların ıslak mı,değil mi bilmiyorum
Beyaz bir ay doğuyor fıstıkların arasından
Kalbinin vuruşundan anlıyorum
İstanbul u dinliyorum,
ORHAN VELİ KANIK

Hiç yorum yok: