1 Nisan 2008 Salı

Osmanlı İstanbul'unun Meczupları (Pazarola Hasan Bey)

Asıl ismi Mehmet Hasan, Bu adamcağız aslında deli değil,Belki meczup bile değil, Ruh doktorlarının zeka özürlü dediği guruptan ,Bugünki tıpçılar Pazarolaya baksaydı,büyük bir ihtimalle onun mongoloid olduğunu söylerlerdi.Çünkü kafasının büyüklüğünden ve gözlerinin şeklinden böyle olduğu anlaşılıyor.Deliliğin bazı belirli emarelerini göstermekle beraber zararlı olan belirtilerini pek göstermiyor.Söyleneni anlıyor,söz dinliyor.Annesi ve Babası onu sokağa tek başına salabilecek kadar İstanbula ve kendi çocuklarına güvenebiliyorlar.1920 yılında bir araba kazası geçirene kadar sokaklarda tek başına rahat rahat dolaşırmış.Kazadan sonra ise iki yıl kadar eve kapanmış,ve bir süre sonrada ölmüş. Pazarolanın,çelimsiz,zayıf,hastalıklı ve hatta cüce denebilecek kadar küçük bedeni buna karşılık oldukça büyük heybetli bir başı vardı.Başının üzerinde Maşallah Hasan Bey yazan Abalı bir sarık bulunurdu.


Sarığın bir kenarında kimi zaman bir karanfil,kimi zaman bir gül dururdu.Pazarola Hasan Beyi birçoğu derviş olarak tanımlardı.Zaten onun da İstanbulda girmediği türbe bilmediği tekke
yoktu.Bir gazeteciye Rufai tarikatından olduğunu bile söylemişti.Halkın büyük çoğunluğu kafasının büyüklüğünden dolayı onun zeki olduğuna inanırdı.Pazarola Hasan Bey hiçbir yerden geliri olmadığı halde kimseden para almaz,ancak cebine gizlice konan paraları geri çevirmezdi.Esnaf onu uğurlu saydığı için yemek yemeye veya kahve içmeye davet eder,ve krallar gibi ağırlardı.o ise hiç konuşmaz ,kahvesini içtikten sonra dükkandan hemen çıkar,karşısına çıkanları mesleğine göre Pazarola Berberbaşı, Pazarola Kasapbaşı, diyerek selamlayıp yoluna devam ederdi.Sokaklarda gezinirken bile yanından kalabalık eksik olmazdı.



Pazarola,Herkese bir baş takarak hitab edermiş,çünki ona göre herkes bir şeyin başıymış.Pazarola işlerin açık olsun anlamına gelen ve 19 ncu yy da çok kullanılan bir esnaf sözüdür.Hasan Beyi ilginç kılan şey şudur = İstanbulun bütün dinlerinden insanlar bu adamcağızın kendisine ( Pazarola ) demesini bir uğur sayıyor,Bu adamda esnafa pazarola diyerek aslında kendisine sevgi dileniyor.Çünkü insanlara Pazarola dedikçe iyi davranılacağını,kahve ikram edileceğini ,sigara sarılacağını cebine para konulacağını far etmiş,ama bir süre sonra onun Pazarola dediği esnaf o kadar uğruna inanmaya ve onu para kaynağı olarak görmeye başlamış ki şan şöhret almış başını yürümüş.Herkes Pazarola Hasan Bey geçerken onlarada Pazarola desin diye,hertürlü şaklabanlığı yapmaya başlamış.Bu noktada İstanbulun yaşıyanları mı deli ? yoksa Pazarola Hasan Bey mi deli? o ayrıca tartışılır.



Kızlar tenhada onu yakalayıp yaşmaklarını açıp kendilerini gösteriyor,eğer Pazarola derse yakın zamanda koca bulacaklarına inanıyorlar.Her namazı başka bir camide kılıyor,Cemaat onun
aralarında namaz kılmasının kendi namazlarını daha da makbul kıldığını düşünüyorlar. Neticede
Padişahının bile ismini bilmeyen birçok insan onun ismini bilir,o ilahi aşka eren Pazarola Hasan
Beydir.Şimdi gelin bu yazıyı hoş bir Bektaşi hikayesiyle tamamlıyalım:


Efendim,Adamın birinin çocuğu olmuş.Çocuk Hikmet-i Hüda eğri büğrü kambur,Çolak ,ağzı bir
yanda burnu bir yanda,evlere şenlik bir Ucube-i Hilkat ( Bir acaip yaratık ) Adamcağız göstermedik Hekim,okutmadık hoca bırakmamış.Fakat nafile çare yok.Çocuk yine eğri,büğrü.Adam çaresiz dolaşıp durur.kimi görse derdini döker,medet umar.Birgün adamın biri yahu der,çocuğu bir kerede falan yerdeki Bektaşi Babasına götür,olur da nefesi iyi gelir,der.Adam çaresiz,almış çocuğu o falan yerdeki Bektaşi Babasına varmış. Baba demiş ne olursa sende olur şu masuma bir nefes ediver.Bektaşi Babası bakmış,şöyle bir çoğu evirmiş çevirmiş,Evlat demiş,Sen bu çocuğu falan yerdeki falan zatın türbesine götür.Türbenin duvarına bir iyice işet.Adam Bektaşi Babasının lafını kesmiş, Aman Baba demiş,Evliya Türbesibe işenir mi ? Hafazanallah insan çarpılır,Bektaşi Babası sinsice gülmüş,iyi ya evlat demiş,Sağlam insan çarpılırsa bu oğlancıkda düzelir.Sizlere iyi günlerde,Aklınıza mukayyet olmanızı diler,Hoşça kalın derim...

Hiç yorum yok: