9 Ekim 2008 Perşembe

Tayyare Piyangosu (Milli Piyango) Ve Meşhur Bayileri (Nimet Abla-Tekkollu Cemal-Uzun Ömer ve Cüce Simon)


Bir şans oyunu olan piyango, Başlangıçta sosyal yada ekonomik yardım amaciyla düzenlenmiştir. Binasının yapılması gereken bir okul ,öğrenci yurdu,hastane, ve hatta dini kurumlar yada kurumların giderlerinin karşılanması için düzenlenen piyangoların sayısı belirsizdir.Yabancı ülkeleri bir tarafa bıraksak bile bizde de Osmanlı döneminde böyle bir uygulamayla karşılaşıyoruz. Kandilli kız Mekteb-i Sultanisinin yapılışı için yada İzmir deki Meslek Okulları
öğrencileri yararına düzenlenen piyangolar gibi...



O dönemin özel ve dar kapsamlı sosyal yardım amaçlı piyangoları,Cumhuriyet döneminde
yerini daha geniş kapsamlı bir uygulama olan Tayyare Piyangosuna bırakmıştır. Kazanılan
ikramiyenin bir eşya olarak verildiği eşya piyangoları,belirsiz ve düzensiz olarak özel koşullarla sürerken ikramiyesi nakit para olarak ödenen Cumhuriyet döneminin ilk piyangosu,Türk Tayyare Cemiyeti Piyangosudur.




Cumhuriyetimizin kurucusu ATATÜRK'ün istikbal göklerdedir sözünü hepimiz biliriz.Genç Cumhuriyet yönetimi de havacılığa gereken önemi vermek düşüncesindedir.Ancak durum
ortadadır. Osmanlıdan miras kalan borçların ödendiği bir dönemde havacılık gibi büyük paralar gerektiren çalışmalara kaynak bulma güçlüğü girişimleri engellemektedir. Bu alana kaynak yaratma gayesi ile bir çok devrim yasasından önce bu konuda bir yasa çıkarılıp piyango düzenleme tekeli Türk Tayyare Cemiyetine verilmiştir. Bunun yanı sıra kurban derilerini toplama, AtatürkünBüyük Nutkunun kitap olarak satılması ve Atatürk Büstlerinin yaptırılıp satılması Tekelleri de aynı kuruluşa verilerek ciddi bir parasal kaynak yaratılmıştır. Türk Tayyare Cemiyeti piyangosu 9 Ocak 1926 tarihli bir yasayla kurulmuş ve ilk çekilişi 19 Nisan 1926 da gerçekleştirilmiştir. Osmanlı dönemindeki Donanma Cemiyeti Piyangosunda edindiği deneyim nedeniyle, Selanik Bankası eski Müdürü Mösyö Edvard Mizraki ( 1860-1932) bu piyangonun düzenleyicisi olarak kuralları da saptamıştır.




İlk yıl Birinci tertip adı altında Ankarada 10 çekiliş yapılmıştır. Daha sonraki yıllarda İstanbul da Üniversite Konferans Salonunda herbiri 6 çekilişlik 2 tertip olarak devam etmiştir.Böylece bu piyango toplam olarak 28 tertipte 166 Normal 8 Yılbaşı çekilişi ile 174 çekiliş yapmıştır. Günümüzde resmi bayramlar gibi önemli günlerde düzenlenen Fevkalade keşideler yada özel çekilişler bu piyangoda yoktur. Ancak özel çekiliş anlamında ilk örnek 1932 yılında başlayan ve günümüzde de süren yılbaşı çekilişleri ve diğer çekilişlerden bağımsızdır.İlk yılbaşı çekilişine ait biletlerin üzerindeki iki imzadan biri,o yıllarda İzmir Milletvekili ve ikramiyelerin ödenmesini garanti eden Türkiye İş Bankasının Genel Müdürü,daha sonra 3 ncü Cumhurbaşkanımız olacak Mahmut Celal (Bayar) Beye aittir. İlk yıllarda biletler eski yazı ile Türkçe ve arka tarafta Fransızcaçıklamalarla basılmıştır.İlk 5 tertipte 34 adet çekilişin biletleri eski yazılıdır.Harf Devrimi yapıldıktan hemen sonra biletler yeni harflerle basılmıştır.Ancak yeni Alfabemiz ile eski harflerin okunuşları henüz tam bir esasa bağlanmadığından Tayyare yerine,Tayare,yada piyango yerine piyanko sözcükleri kullanılmıştır.



Daha sonra herşey yerli yerine oturmuş, Bu arada kuruluşun adı da Türk Hava Kurumu
olarak değişmiştir.Milli Piyangonun 7 Ağustos 1940 tarihli çekilişine kadar hiçbir zaman tam bilet olmadığını görürüz. 1926 yılında ilk 10 çekilişte sadece onda birlik biletler vardır.yani onar taneden 40 bin adet numara ve toplam 4oo bin biletle düzenlenmiştir.Hemen ardından gelen ikinci tertipten itibaren beşte birlik ve yarım biletler çıkarılmıştır. Bu yöntemde aynı numarada tam bilet alma olanağı yoktur. Çünki harf gurupları yurdun çeşitli yörelerine dağıtılarak ikramiyelerin de dağılması esas alınmıştır. Ayrıca sınıf piyangosu adı verilen bu sistemle biletler,bir tertibi oluşturan 6 çekiliş için ya toptan yada abone usulüyle satılıyordu.


İlk yıllarda piyangonun dağıttığı ikramiyeler elbette günümüzde dağıtılan tutarlarla karşılaştırılamaz. Ancak yinede o günlerin ekonomik koşullarında kişilerin yaşamlarını kökünden değiştiren ikramiyeler söz konusu idi. öte yandan o yıllarda bilet satışı yapan bazı kişi ya da gişeler adeta efsaneleşmiş bir konuma sahiptiler.




TAYYARE PİYANGOSUNUN ESKİ ÜNLÜ BAYİLERİ

NİMET ABLA - İstanbulda Eminönünde küçücük bir dükkanda eşiyle birlikte bilet satan Nimet Abla,Piyango tiryakilerinin en çok sevdiği kişiydi.Özellikle yılbaşı çekilişlerinde bilet almak isteyenler dükkanın önünde uzun kuyruklar oluştururdu. Birçok İstanbullu Nimet Abladan alınan biletin numarasına çekiliş öncesi bakmanın uğursuzluk getirdiğine inanır,alınan bilet numarasına bakılmadan cebe konurdu.Bazı müşteriler de onun elinin uğurlu olduğuna inandıkları için bileti ona çektirirlerdi. Nimet Abla bilet satışından kazandığı para ile İstanbul Esentepede bir cami yaptırmış, 1978 yılında aramızdan ayrıldığı zaman cenazesine ondan bilet alarak şansını deneyen çok sayıda İstanbullu katılmıştı.



TEKKOLLU CEMAL - Tekkollu Cemal de Nimet Ablanın kapı komşusuydu.Astsubay iken geçirdiği kaza sonucu tek kolunu kaybedince çok sevdiği ordudan ayrılmak zorunda kalmış,bilet satıcılığına başlamıştır.O da hanımı ile birlikte satardı. Nimet Ablaya gelenler bir bilette ondan almadan edemezlerdi. Çekiliş sonrası kazanan talihlileri bulur,yanından ayırmadığı gıcır gıcır paraları avucunda sayar,sattığı biletlerden hangisine ikramiye çıktığını belirledikten sonra bunu gazetelerde halka duyururdu.




UZUN ÖMER - 2 Metre 25 santimlik boyuyla Uzun Ömer eski İstanbulun çok rağbet gören bilet satıcıları arasında yer almaktaydı.Basket Takımı koçları bugün yaşasaydı onu kapmak için birbirleriyle yarış ederlerdi.Ama o uzun boyundan zaman zaman yakınırdı. Uzun Ömer önceleri Karaköy Postanesinin yanındaki küçücük bir dükkanda satış yapıyordu.Daha sonra bu bina yıkılınca Köprüaltına taşındı.ve ömrünün son yıllarına kadar yazın sıcağında kışın ayazında burada umut ve şans satışı yaptı.



CÜCE SİMON - Uzun Ömerin tam tersi küçücük boyu,ince tiz sesiyle yıllarca seyyar bayi olarak çalışmıştı.Herzaman şık giyinir,şapkasını başından,boyuna gelen bastonunu da elinden eksik etmezdi.Öyle sürekli işe de çıkmazdı.Arada ceplerine doldurduğu biletlerle dolaşmaya çıkar,biletleri birkaç saat içinde tüketiverirdi.Bu Meşhur simalardan evvelde meşhur olmuş bilet satıcıları tabi ki vardı.Bunlar Kulaksızoğlu Efendi,Mösyö Mersenye,Mösyö Bianki,Timokoa İsilyadis Efendi,Kadızade Ömer Rıfkı Efendi,Mehmet Reşit ve Şürekası,İbrahim Naci,İsak Levi ve Mahdumlarıdır.

Hiç yorum yok: