3 Eylül 2008 Çarşamba

Köroğlu Destanı

KÖROĞLU Ünlü bir destana konu olmuş bir halk kahramanıdır. Bu isimde 16 yy da yaşamış bir halk şairide vardır. Ama tarihi kişiliği bilinmeyen,asıl Köroğlu 17 yy da Bolu havalisinde yaşamış,sonradan ünü bütün Anadoluya yayılmıştır. Babası da Bolu Beyitarafından gözlerine mil çektirilerek cezalandırıldığı için Köroğlu diye tanınmıştır. Zulme karşı ayaklanarak halkın hakkını koruması,onu destansı bir kahraman haline getirmiştir.



17 yy Osmanlı İmparatorluğu tarihinde Merkeze bağlı olmayan Teşkilatın iyice meydana çıktığı,buna karşılık Saraya bağlı,Sadrazama bağlı Beylerin ,Valilerin de yer yer başlarına buyruk olarak halka zulmedebildikleri bir devirdir.İşte böyle bir devirde Bolu Beyi Süleyman Bey kendisine bunca yıl hizmet etmil seyislerinden birine fena halde kızarak gözlerine mil çekilmesini emretmiştir.Bolu Beyi son derecede katı yürekli, zalim bir adamdı. Her ne kadar kendisini sevenler araya girdilersede dediğinden dönmedi. Buyruğu vaktinde yerine getirilmemiş olan zavallı seyisin gözleri kör edildi.ve sıska bir ata bindirilerek kaleden dışarı atıldı.Yaralı Seyis at sırtında yolda kalınca sesini çok iyi tanıyan atının kulağına eğildi ve - Dünya bana zından oldu.Beni köyüme götür dedi.Az gittiler,uz gittiler dere tepe düz gittiler,sonra seyisin köyüne vardılar.Uzaktan at sırtında yığılı Babacığının geldiğini gören 15 yaşındaki oğlu,ermiş yetmiş bir insan gibi onun ıstırabını anladı.Koşup attan indirdi.Anasının yanına getirdi.Seyis onları ( Hal ve keyfiyet böyle)diye bir bir anlattı.Oğulcuğundan öcünün alınmasını vasiyet ederek oracıkta ruhunu teslim etti.


Köroğlu 15 yaşında ata bindi.Babasına verilen kırat canlandı.Sıskalığı gitti.Şahbaz bir hayvan oldu.Köroğlu atına atladığı gibi dağlara çıktı.Kılıç kuşandı.Babasının intikamını almak üzere and içti.Yolda rastladığı bir çobanın sazını alarak terkisine asmıştı.Kime rastlasa hayvanını durdurur,sazını eline alır tıngırdatarak Bolu Beyin zulmünü anlatırdı. Her yerde aradığı bu zalim adama günün birinde rastlıyacağını biliyordu.Giderek hayvanı rüzgar kesildi.Nerede bir yolsuzluk olsaöylü Köroğluna haber salardı.Oda gelir ortalığı düzene kordu. Birgün Çamlıbelde konaklamıştı.Bir kervancının yolculardan bir genç adamı soyup döverek uçuruma attığını gördü. Bir kılıçta Kervancının başını uçurdu.Öteki adamlar kendisine hayır dua ettiler.Uçurumdan çıkarttığı genç yolcu ise hayatımı kurtardın.Gayrı ben senin kulun kölenim dedi. Köroğlu onun adının Ayvaz olduğunu kervanın da Bolu Beyine yük götürdüğünü öğrenince,Ayvazı yanına aldı.Beraber yola çıktılar.Bir Köroğlu,Bir Ayvaz etrafı kasıp kavuran fakir köylüyü haraca kesen zalim Bolu Beyini bulmaya çıktılar.Şehre yaklaştıkları sırada bir kale vardı.Sabahın bir vaktinde,kale mazgallarından hazin bir şarkı duydular.Bu şarkıyla bir genç kız,kendisinin Bolu Beyinin kızı olduğunu,Babasının sırf kimseyi sevmesin diye kendisini oraya kapadığını göz yaşları içinde anlatıyordu.Köroğlu sazı eline aldı.Kıza sabırlı olmasını dönüşte kendisini kurtaracağını söyledi.



Boluya vardıklarında büyük bir alana halk toplanmıştı.Şenlikler yapılıyordu.Köroğlu elbise değiştirerek Pehlivanlar arasına katıldı.Bir bir hepsini alt etti.Sonunda Bolu Beyi huzuruna çağırttı onu, ve -Bre Pehlivan sen kimsin ? Seni Muhafızlarıma Bey yaptım dedi. Köroğlu da ( İşte ben o gözlerini kör ettirdiğin Seyisin oğluyum ) diyerek kılıcını çaldığı gibi herkesin dehşet dolu bakışları önünde Bolu Beyinin kellesini uçurdu.ve halkı bu zalimden kurtardı.Ondan sonra hemen Ayvazı gönderip kaleden Beyin kızını getirdi.Allahın emri, Peygamberin kavliyle kendine nikahladı. O Tarihten sonra Bolu Beyi olarak halka adaletlemuamele etti.Onun şu sözleri yüzyıllar boyu dilden dile dolaşmıştır;

Bizden selam olsun Bolu Beyine
Çıkıp şu Dağlara yaslanmalıdır
Ok gıcırtısından kalkan sesinden
Dağlar sada verip seslenmelidir
Düşman geldi tabur tabur dizildi
Alnımıza karayazı yazıldı
Tüfek icat oldu Mertlik bozuldu
Eğri kılıç kında paslanmalıdır
Benden selam olsun Bolu Beyine
Çıkıp şu dağlara yaslanmalıdır
At kişnemesinden kargı sesinden
Dağlar sada verip seslenmelidir
Düşman geldi tabur tabur dizildi
Alnımıza karayazı yazıldu
Tüfek icat oldu Mertlik bozuldu
Eğri kılıç kında paslanmalıdır
Köroğlu düşer mi eski şanından
Ayırır çoğunu er meydanından
Kırat köpüğünden düşman kanından
Çevre dolup şalvar ıslanmalıdır.




KÖROĞLU DESTANI --Köroğlu destanı Kahramanı,Ruşen Alinin ve Babası (Seyis ) Koca Yusufun Bolu Beyi ile olan Mücadelelerini ele alır.Kahramanı 16 yy da yaşamış halk ozanı Köroğludur ( Ruşen Ali )Destan şöyle gelişir.Bolu Beyinin Haralarında Baş Seyis olan Koca Yusuf Bolu Beyine en iyi atları yetiştirmektedir. Günlerden bir gün Atlar deniz kenarında yayılırken Koca Yusuf denizden bir deniz aygırının çıktığını,aygırın bir kısrağı döllediğini görür.Takip eden ikinci gün de aygır tekrar denizden çıkarak iki kısrağı da döller.Kısraklar gebe kalınca Koca Yusuf Bolu Beyine durumu anlatır.Bolu Beyi de kısrakları dönemin Sultanına hediye etmek ister.Zira Sultanla arası kötüye gitmektedir.Gün gelir gebe kısraklar doğurur.Doğan taylardan birincisinin ayağı doğum esnasında taşa değer,ikincisinin ayağı ise kuma değer,son kısrak ise Koca Yusufun ellerinde doğar,inanışa göre doğum esnasında ayağı bir şeye değen at o şeyden korkar birdaha onun üzerinde hızlı koşamaz.Taylar doğmuştur,fakat üçü de birbirinden cılızdır.Tayların bu halini gören Bolu Beyi Yusufun gözlerine mil çektirir.ve saraydan kovar.Taylar da haranın bir köşesine atılır.Bu sırada Koca Yusufun Oğlu Ruşen Ali de tıpkı taylar gibi korkak bir çocuktur.Zamanla Ruşen Ali büyür Mertliğini kazanmaya başlar.Babası ona haradaki tayları almasını söyler .Ruşen Ali ancak bir tayı o da korkusuz tayı alabilir.Babası Koca Yusuf tayı güneş görmeyen bir yerde uzun zaman yetiştirir.Sonra oğlu Ruşen Ali ile Bolu Beyinden intikam almak için yollara düşer,yolda Bolu Beyinin Baş Fedayisi Arapla yaptıkları kavgada ölür.ve ölmeden önce oğluna 3 Anadolu Efsanesi maddesinde geçen nasihati eder.Bundan sonra Köroğlu Bolu Beyinden intikamını alır,ve Bolu Beyinin kızıyla evlenir.
Not : Üç Anadolu Efsanesi Köroğlunun meydana çıkışı,Karacaoğlan ve Alageyiktir. Gelin şimdi bu destan kahramanımızın Türkülerimize bile giren güzel, otantik şiirlerinden seçtiğimiz güzel eserlerinden birkaçını yazımızın sonuna ekliyerek bu destani kahramanı bir kere daha analım.Edebiyatımız bunun gibi birçok kahramanla,çok zengin bir literatüre sahip olarak bizleri gururlandırmaktadır.




DAĞLAR DUMAN OLDU

Pınar başında bulanır
Sende çok mallar talanır
İner ovayı dolanır
Dağlar duman oldu
Çayır çimen oldu
Ben yari görmedim
Halim yaman oldu
Hiç ovaya inmedin mi ?
Gam gussadan doymadın mı ?
Aşk oduna yanmadın mı ?
Dağlar duman oldu
Çayır çimen oldu
Ben yari görmedim
Halim yaman oldu
Yaz görmemiş kışa benzer
İçmiş de sarhoşa benzer
Dert görmemiş başa benzer
Dağlar duman oldu
Çayır çimen oldu
Ben yari görmedim
Halim yaman oldu.


KARLI DAĞLARIN ARDINDAN

Karlı Dağların ardından
Yel olup estiğin var mı ?
Tek başına bu çöllerde
Ordular bastığın var mı ?
Kargıyı ucundan salla
Düşman deme eyvallah
Her taraftan üç beş kelle
Terkiden astığın var mı ?
Köroğlu söyle sanından
Kuş uçmaz divanından
Avuçla düşman kanından
Doldurup içtiğin var mı ?


MERT DAYANIR NAMERT KAÇAR

Mert dayanır Namert kaçar
Meydan gümbür gümbürlenir
Şahlar şahı divan açar
Divan gümbür gümbürlenir
Yiğit kendini övende
Toplar menzili döğende
Kılıç kalkana değende
Kalkan gümbür gümbürlenir
Ok atılır kal'asından
Hak saklasın belasından
Köroğlunun narasından
Dağlar gümbür gümbürlenir.


CANIM KIRAT GÖZÜM KIRAT

Canım kırat gözüm kırat
Kaçıp çekilip gidelim
Her yanında çifte kanat
Uçup çekilip gidelim
Budur kıratın durağı
Bilmez yakını ırağı
Ab-ı kevserdir sulağı
İçip çekilip gidelim
Köroğlu söyler ezeli
Bağlar döküyor gazeli
Silistreden güzeli
Alıp çekilip gidelim




HEY GİDİNİN OĞLU

Mevlam seni bana verse
Derim hey gidinin oğlu
Arşa direk direk oldu
Zanım hey gidinin oğlu
Beni önünde assınlar
Emret kellemi kessinler
Derim aşkına yüzsünler
Verem hey gidinin oğlu
Canım,sen adil bir hansın
Han oğlusun hem hansın
Yalancı dünyada sensin
Varım hey gidinin oğlu
Köroğlu,gidişin acem
Ne günüm belli,ne gecem
Hem halifemsin,hem hocam
Pirimsin hey gidinin oğlu.


KİZİROĞLU MUSTAFA BEY

Bir atı varAlapaça peh,peh,peh
Mecal vermez,kırat kaça hey,hey,hey
Az kaldı ortamdan biçe
Ağam kim paşam kim ?
Nigar kim hanım kim ?
Kiziroğlu Mustafa bey
Bir beyin oğlu,zor beyin oğlu
Bir fendinden geldi geçti peh,peh,peh
Hışmı dağı deldi geçti hey,hey,hey
Ağam kim paşam kim nigar kim Hanım kim ?
Kiziroğlu Mustafa bey
Bir beyin oğlu zor beyin oğlu.

Hiç yorum yok: